Vitrindeki Yeni Kitaplar
Bu kez sizin için kitapçıları gezdik, yeni kitapları inceledik. Bazı kitapların ise tekrar baskılar olmasına rağmen hala güncelliğini koruduğunu gördük. Sizin için özel bir seçki yaptık. Tarihten kurguya, edebiyattan sanata içlerinde mutlaka beğeneceğiniz türde kitaplar vardır, diye düşünüyoruz. Keyifli okumalar.
Pulitzer Ödüllü Yazardan 55 Yıl Sonra İkinci Kitap
“Bülbülü Öldürmek” romanıyla Pulitzer ödülü kazanan Harper Lee’nin, ikinci romanı 55 yıl aradan sonra Temmuz’da yayımlanacak. “Go Set a Watchman” adlı kitap Bülbülü Öldürmek kitabının devamı niteliğinde, ondan önce 50li yıllarda yazılmış; ancak yayımlanmamış. Roman,
ilk kitaptan yaklaşık 20 yıl sonra yani ABD’de yurttaşlık hakları hareketinin yükselmeye başladığı, 1950’li yılların ortalarında geçiyor. HarperCollins Yayınevi’nin açıklamasına göre yazar, ikinci romanının hikayesini, Bülbülü Öldürmek’in kahramanı Scout’u yetişkin bir kadın olarak karakterize ediyor.
İstanbul’un 100 masalı kitaplaştırıldı
Osmanlı İstanbul’unda anlatılan 100 masal İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ tarafından “İstanbul’un 100 Masalı” adıyla kitaplaştırıldı. Kitap, “İstanbul’un Yüzleri” projesi kapsamında, şehrin folklorik zenginliğinin gün yüzüne çıkarılabilmesi ve masalların unutulup yok olmaması amacıyla Ferhat Aslan tarafından hazırlanan kitap zengin bir içeriğe sahip. Kitapta, masalların sadece çocuklar için üretilen ve aktarılan bir tür olmadığı, sözlü anlatımın kültür tarihi açısından önemli bir yere sahip olduğu belirtiliyor. Ayrıca farklı kaynaklar derlenerek yeniden yorumlanan masallar sıralanıyor.
Devir – İmzalı
Yazar: Ece Temelkuran Yayınevi: Can Yayınları Tür: Roman Fiyat: 25 TL
“Ben artık susmak istemiyorum. Çünkü insan belki hiç konuşamaz bir kere susarsa. Kuğu gibi dili dışarıda kalır, ses çıkmaz. Ben artık hep konuşacağım.”
“Bu bir devir romanı. Herkesin zamanı bir başkasına devrettiği hayatta, Ali ve Ayşe’nin beraber kurdukları gizli bir dünya var içinde. Sadece o iki çocuğun gördüğü ve bir tek dilsiz kuğuların bildiği bir yer. O dünyada bugün yaşadıklarımıza asıl biçimini verenler, yani unuttuğumuzu hatırlamadığımız şeyler var… Ece Temelkuran, yalnızca çocuk gözümüzle bakınca hatırlayacaklarımızı anlatıyor. Dilsiz kuğuların dün söylediklerini yarına devrediyor…”
Alçıtepe Ailesinin Son Ferdi Dokuzuncu Haşmet
Yazar: İbrahim Yıldırım Yayınevi: Doğan Kitap Tür: Roman Fiyat: 22 TL
2013 yılının Haziran ayında tuttuğu takımın formasını giyerek Taksim’e çıkan eski bir direnişçinin anlattıklarını merkeze alan, Türkiye’nin isyan tarihini hatırlayıp hatırlatan bir roman…
Dokuzuncu Haşmet, 2013 yılının Haziran ayında tuttuğu takımın formasını giyerek Taksim’e çıkan eski bir direnişçinin anlattıklarını merkeze alan, Türkiye’nin isyan tarihini hatırlayıp hatırlatan bir roman…
İbrahim Yıldırım son romanında, hem konak benzeri çok eski ahşap bir evde yaşayan unutulmuş şair Haşmet Alçıtepe’nin tutkularını, acılarını, pişmanlıklarını okurla paylaşıyor, hem de Alçıtepe ailesinin bitmekte olan öyküsüne odaklanıyor… Kısacası Dokuzuncu Haşmet, kayıplara karışan Türkiye’yi anlatan; futbol, şiir ve direniş anılarıyla dolu bir roman…
Mahalleden Arkadaşlar
Yazar: Selçuk Aydemir Yayınevi: Sayfa 6 Fiyat: 14 TL
Tabletlerin, akıllı telefonların olmadığı 90’lar… Belki de çocukların “çocuk”olduğu, “çocuk gibi” oynadığı son yıllar… Küçükçekmece’nin küçük bir mahallesinde kendisine idol olarak gördüğü “mahallenin reyisi” İsmet’in gözüne, dahası çetesine girmek için bin bir takla atan Selçuk’un, bu uğurda iki arkadaşıyla birlikte çete kurup mahallenin altını üstüne getirmesinin mizah dolu hikâyesi…
Kardeş Payı, Düğün Dernek, İşler Güçler, Çalgı Çengi gibi unutulmaz film ve dizilerin senaristi Selçuk Aydemir, 9 yaşındaki bir çocuğun para kazanmak için bulduğu akıl almaz yöntemleri, yediği kazıkları, hayal kırıklıklarını, başarma hırsını ve bu hırs uğruna yaşadığı trajikomik anıları, bakkalı, camisi, tozlu sokakları, terk edilmiş evleri, tatlı rekabetleri, has abileri, dırdırcı kadınları, fırlama çocukları, Amigaları, renkli civcivleri, fragmanlı sinemaları, halı saha maçları ile 90’ların mahalle hayatına kısa bir zaman yolculuğu vaat ediyor.”Hey gidi günler…” demek de, “Bak, bunu ben de hatırlıyorum,” demek de, “Ayy, bunu biz de yapmıştık!” demek de serbest. Selçuk Aydemir’den eğlenceli, heyecanlı, doludizgin akan bir kitap…
İşte Bunlar Hep Bilim/ Meraklı Zihinler İçin 50 Muhteşem Numara
Yazar: Daniel Tatarsky Çevirmen: Çağlar Sunay Yayınevi: Domingo Yayınevi Fiyat: 20 TL
İşte Bunlar Hep Bilim, kitap süsü verilmiş çılgın bir bilim panayırı. Dans eden kibritler, patates delen pipetler, bükülebilen ışık, sıcak buz ve daha onlarca öğrenmesi kolay, unutması ise neredeyse imkansız bilim numarası. Bilimin sınıflarla kısıtlı kalamayacak kadar havalı bir mevzu olduğunu bilen meraklı beyinlere, İşte Bunlar Hep Bilim takdimimizdir, 8 dile çevrilen ve yayımlandığı ülkelerde büyük ilgi gören “İŞTE BUNLAR HEP…” serisinin ikinci kitabı.
40 Şizofrenden 1 Öykü
Yazar: Okay Uludok Yayınevi: Doğan Kitap Tür: Öykü Fiyat: 16 TL
Ha 40 şizofrenden1 öykü, ha 1 şizofrenden 40 öykü!
”Okay Uludok’u şizofreni hastaları için açılmış bir öykü yarışmasında Seçici Kurul Başkanlığı’nı yaptığım günlerde keşfettim. Sonra yazı atölyelerime katıldı. Bu kitapta karşınıza çıkacak öyküleri paylaşırken herkesi nasıl etkilediğinin tanığıyım. Son yıllarda okuduğum en çarpıcı öyküler arasında bunlar. Güldürdükleri kadar acıtıyorlar da. Sahici mizah da bu olsa gerek.” – Mario Levi
Bu kitaptaki 40 öykünün ortak noktası, her türlü (erkek, kadın, ağaç, otomobil, vb) şizofren kahraman- lar aracılığıyla şizofreniyi anlatmaları. Kendisi de şizofreni hastası olan bir öykücü olarak Okay Uludok’un temel araçları, (gerçekten de aklın sınırlarını zorlayan) müthiş hayal gücü ve “komik”ten “satirik”e uzanan sivri dili. Sadece komiğin sınırlarındayken bile yazınsallığını hiç kaybetmeyen, satiriğe vardığında ise türünün en parlak örneklerine yaklaşan bir dil bu. Dolayısıyla, (uçları henüz yeterince sivriltilip cilalanmış olmasa da) eleştiri oklarını toplumun sadece deliliğe bakışına değil (sağlık ve eğitim gibi) büyük aksaklıklarına da yöneltmekten çekinmeyen öyküler okuyoruz.
Sen Bir Başka Gittin
Yazar: Liz Behmoaras Yayınevi: Doğan Kitap Fiyat: 28 TL
Mardin-İstanbul-Paris üçgeninde zor aşkların öyküsü…Herkes gidiyor da sen bir başka gittin, buraları tamamıyla unuttun…Mardin’in bir köyünde doğan Efrem, üniversite eğitiminin ardından gittiği Paris’te büyük bir gazetede işe başlar, Ortadoğu ve Türkiye üzerine yazılarıyla kısa sürede tanınır. Ancak ülkesine ve Süryani kimliğine yabancılaşmış, Mardin’le de bağlarını tamamen koparmıştır. Özel yaşamında derin yaralar almış olan Efrem, babasından kalan evini satmak üzere yıllar sonra Mardin’e gelir. Evin alıcısı Zuhal adında İstanbullu genç bir kadındır. Mozaik sanatçısı Zuhal evi restore ettirip, Mardinli anneannesine vefa borcu olarak, köydeki kadınlara mozaik ve el sanatları kursları vermeyi düşünmektedir. Efrem ile Zuhal ilk bakışta birbirlerinden etkilenirler, ancak ikisinin de geçmişten gelen acıları yeni bir hayat kurmalarına henüz izin vermemektedir. Sen Bir Başka Gittin yeni bir hayat arayışına ve geçmişle barışmaya dair sürükleyici bir roman.
Prens Prensesi Sevmedi
Yazar: Filiz Aygündüz Yayınevi: Doğan Kitap Fiyat: 19 TL
Aşk falan yok demiştim kızlara ama bal gibi de ilk görüşte aşktı bu. Hiç aklımdan çıkmıyordu Ömer. Son görüşmenin ardından, o ilk günlerin şanından sayılan,“arayacak mı, ya aramazsa” telaşı başladı. Bu günlerin kurbanı bir kız arkadaş hep olur malum. Benimki de Suna’ydı. Günde kırk kez, telefon, mesaj, mail marifetiyle yiyip bitiriyordum Suna’yı. Bütün hikâyeyi en baştan gözden geçiriyor, Ömer’in her bir sözüne kırk tane anlam yüklüyor, bakışlarını yorumluyor, arayacağı zamanı kestirmeye çalışıyordum. Arada umudumu kaybedip kesin aramayacak diye karaları bağladığım da oluyordu, arasın diye akşamları totem yaptığım da…Genç Mimar Deniz, bir hastanenin acil servisinde gördüğü Doktor Ömer’e âşık olur. Bir “ilişki” istemediğini açıkça söyleyen Ömer, kırmızı çizgilerini koruyarak onunla birlikteliğini sürdürür. Ömer’le olabilmek için adamın bütün kurallarını kabul eden Deniz, ne gidebilir ne de kalabilir. Kendisini mutlu etmeyen bu aşkın içine hapsolmuştur. Filiz Aygündüz günümüzün kadın-erkek ilişkilerini masaya yatırırken insan psikolojisinin de derinliklerine iniyor. Bağlılık-bağımlılık, değersizlik-suçluluk duygusu, anlam arayışı-anlamsızlık kaygısı, sevilme arzusu-kaybetme korkusu…
Kafamda Bir Tuhaflık
Yazar: Orhan Pamuk Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları Tür: Roman Fiyat: 22 TL
“Kafamda Bir Tuhaflık” hem bir aşk hikâyesi hem de modern bir destan. Orhan Pamuk’un üzerinde altı yıl çalıştığı roman, bozacı Mevlut ile üç yıl aşk mektupları yazdığı sevgilisinin İstanbul’daki hayatlarını hikâye ediyor.1969 ile 2012 arasında, kırk yılı aşkın bir süre Mevlut, İstanbul sokaklarında yoğurtçuluk, pilavcılık, otopark bekçiliği gibi pek çok iş yapar. Bir yandan sokakların çeşit çeşit insanla dolmasını, şehrin büyük bölümünün yıkılıp yeniden inşa edilmesini, Anadolu’dan gelip zengin olanları izler; diğer yandan ülkenin içinden geçtiği dönüşümlere, siyasi çatışmalara, darbelere tanık olur. Onu başkalarından farklı kılan şeyin, kafasındaki tuhaflığın kaynağını hep merak eder. Ama kış akşamları boza satmaktan ve sevgilisinin aslında kim olduğunu düşünmekten hiç vazgeçmez.Aşkta insanın niyeti mi daha önemlidir, kısmeti mi? Mutluluk veya mutsuzluğumuz bizim seçimlerimize mi bağlıdır, yoksa bizim dışımızda mı gelişip başımıza gelirler?”Kafamda Bir Tuhaflık” bu sorulara cevap ararken aile hayatıyla şehir hayatının çatışmasını, kadınların ev içlerindeki öfke ve çaresizliklerini resmediyor.
Dönsün Koca Dünya
Yazar: Colum McCan Çeviren: Kıvanç Güney Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları Tür: Roman Fiyat: 26 TL
1974’ün Ağustos ayında sıcak bir New York sabahı. Manhattan sokaklarında toplanan insanlar nefeslerini tutmuş, İkiz Kuleler’in tepesinde gerçekleşmekte olan küçük bir mucizeyi, korsan bir cambazlık gösterisini seyrediyorlar. Bu olaya şahit olan sıradan insanların iç içe geçen kişisel öyküleri “Dönsün Koca Dünya”nın asıl konusu: Bronx’ta fahişelerle aynı binada yaşayan genç ve radikal bir İrlandalı rahip, çocuklarını Vietnam savaşında kaybetmiş, acılarına teselli arayan anneler, ölümlü bir araba kazasına karışan uyuşturucu bağımlısı genç bir kadın sanatçı, düşkünler, terk edilmişler ve toplumsal güvenlik ağının çatlaklarından sızan hayatlar. Colum McCann, 70’ler New York’unun kaosunda ayrı hayatlar sürdüren insanların birbirine dokunan öyküleri üzerinden kent yaşamını acısı ve güzelliğiyle içtenlikle anlatırken, dünyaya ve insanlığa dair dokunaklı ve cesur bir panorama sunuyor.“Son yılların en heyecan verici ve en derin romanlarından biri.” New York Times“Colum McCann’ı günümüz yazarları arasında en ön sıraya koyan, harika bir roman.”The Observer
Kahire’de Kayıp (Bir Makana Vakası)
Yazar: Parker Bilal Çeviren: Ali Cevat Akkoyunlu Yayınevi: Kırmızı Kedi Yayınevi Tür: Polisiye Fiyat: 20 TL
Yedi yıl önce Sudan’daki İslamcı darbeden kaçıp Kahire’ye yerleşen eski polis memuru Makana’ya, Mısır’ın en önemli simalarından güçlü ve zengin Saad Hanefi, iş teklif eder: Makana’dan, aniden sırra kadem basan Adil Romario’yu bulmasını ister. Geçmişin kâbuslarından kurtulamayan, Nil’deki derme çatma bir teknede yaşayan eski polis memuru bu cömert teklifi ister istemez kabul edecektir.
Şaibeli bir geçmişi olan, serveti de tehlikeye düşen Saad Hanefi’nin sahip olduğu futbol takımının en değerli yıldızı Adil Romario’nun ortadan kaybolması ise, hem Hanefi’nin imparatorluğunu hem de bütün ülkeyi tehdit etmektedir. En üst düzeydeki kişilerle yakınlığı olan büyük iş adamının bu denli önemli bir soruşturma için neden Makana’yı tuttuğu ise bir muammadır.
Piramitlerin gölgesindeki Kahire’de Adil Romario’nun izini sürerken aşırı İslamcılar, Rus mafyası ve kayıp kızını arayan bir kadından oluşan karanlık bir yeraltı dünyasına dalan Makana, Sudanlı ünlü yazar Jamal Mahjoub’un Parker Bilal mahlasıyla yazdığı polisiye dizinin baş kahramanı. Bu ilginç dizi, batılı yazarların polisiyelerine alışık okura farklı bir keyif sunacak ve onu doğunun gizemli dünyasında dolaştıracak.
Soğuktan Gelen Casus
Yazar: John Le Carre Çeviren: Ali Cevat Akkoyunlu Yayınevi: Kırmızı Kedi Yayınevi Tür: Polisiye Fiyat: 18 TL
“İstihbarat işinin ahlaki bir yasası vardır – başarı sonuçla ölçülür.”Soğuk Savaş’ın zirve yaptığı 1960’lar… Alex Leamas, İngiliz İstihbaratı için Berlin Duvarı’nın gölgesinde yıllarca sürdürdüğü görevinin ardından yorgundur. Pek çok şey görmüş, pek çok adamını Doğu Alman İstihbaratı ile Duvar’da oynanan bu karanlık ve sisli satrançta yitirmiştir. Teşkilat, ağır bir yenilginin ardından İngiltere’ye dönen Leamas’tan son bir görev ister.Doğu Almanya’ya geçmeli ve ülkesine ihanet etmelidir. Ancak İngiliz İstihbaratı’nın yaşlı kurdu George Smiley’nin, Leamas’ın arkadaşı olan genç bir kadına yardım etmesiyle operasyon büyük bir felaketle yüz yüze gelecek, oyunun kartları yeniden dağıtılacak ve Leamas kendini hayalinin ötesindeki korkunç bir politik oyunun pençesinde bulacaktır.
Dünyanın en iyi casus romanı yazarlarından John Le Carré’nin, Publishers Weekly tarafından “Tüm zamanların en iyi casus romanı” seçilen, Time tarafından “Tüm zamanların en iyi 100 romanı” listesine giren bu kült eseri, filmiyle de BAFTA ödülleri dahil birçok prestijli sinema ödülünü sahibi oldu. Soğuktan Gelen Casus okuyucuya yalanlarla kurulu bir dünyanın gerçeklerle dolu hikâyesini anlatıyor.
Gelecek Günlerin Şarabı
Yazar: Tuğrul Tanyol Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları Tür: Şiir Fiyat: 18 TL
Mutsuzluğun kışı bir yara gibi ilerliyor unutulmuş yazın açtığı yolda, en ince yerinden kopan telin kamçı gibi vurduğu utanç ırmağına dalıyor boşvermişliğin…Tuğrul Tanyol 1953’te İstanbul’da doğdu. Saint-Joseph ve Kabataş Erkek Lisesi’nde okudu. Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nü bitirdi (1977). İstanbul Üniversitesi ’nde doktorasını tamamladı. Marmara Üniversitesi’nde öğretim üyesi. İlk şiiri Yeni İnsan dergisinde yayımlandı (1970). Dergilerdeki şiirlerinin yanı sıra, şiirin ana sorunları ve Türk şiiri üzerine yazdığı yazılarıyla dikkati çekti. Üç Çiçek ve Poetika adlı şiir dergilerinin kurucuları arasında yer aldı. Ağustos Dehlizleri ile 1985 Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazandı. Şiir kitapları: Elinden Tutun Günü (1983), Ağustos Dehlizleri (1985), Sudaki Anka (1990), Oda Müziği (1992), İhanet Perisinin Soğuk Sarayı (1995), Toplu Şiirler: 1971-1997 (1997), Büyü Bitti (2000), Her Şey Bir Mev¬sim (2006), Öncesi ve Sonrası (2012).
Berlin’in Düşüşü 1945
Yazar: Antony Beevor Çeviren: Nurettin Elhüseyni Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları Fiyat: 35 TL Tür: Tarih
Yirminci yüzyılın en önemli savaşlarından bazılarını ele aldığı eserleriyle beğeni toplayan Antony Beevor, günümüzün en iyi bilinen ve saygın askeri tarihçilerden biridir. Eski Sovyet dosyalarından yeni elde edilen belgelerin yanı sıra Alman, Amerikan, İngiliz, Fransız ve İsveç arşivlerinden de yararlanan Beevor, ‘’Berlin’in Düşüşü’’ 1945’te Üçüncü Reich’ın can çekiştiği bir dönemde sıkışıp kalan milyonlarca insanın farklı deneyimlerini yeniden inşa eder. İntikamcı Kızıl Ordu ile kuşatılmış Nazi güçlerinin son kez çarpıştığı 1945 Ocak’ında yaşanan sarsıcı olayların sokak düzeyinde ve sürükleyici bir portresini sunar. Vahşet ve kuşatma altındaki bir şehrin umutsuzluğunu bütün sahiciliğiyle ortaya koyarken, az rastlanan olağanüstü insanlık ve kahramanlık anlarını da sergilemeyi ihmal etmez. Antony Beevor, “Stalingrad” kitabının ardından “Berlin’in Düşüşü 1945”te de aynı soruyu bir kez daha sormamıza neden oluyor. Savaşta “kazanan” taraf var mı gerçekten?“Modern tarihyazımında bir başyapıt”Michael Burleigh, “Guardian”“Beevor, “Stalingrad”da bize Hitler’in güçleriyle Rusların çarpıştığı önemli ve korkumç savaşın sürükleyici bir anlatımını sunmuştu. “Berlin’in Düşüşü” 1945’te de aynı başarıyla bu tekniği kullanıyor. Bir askerin savaşın gerçeklerine yönelik anlayışıyla, bir romancının sembolik ve duygusal ayrıntılara bakışı birleşiyor. Beevor dehşet verici bir resim çiziyor…” Orlando Figes, “Sunday Times”“Beevor’ın tarzı, gerçekler doğrultusundaki incelikli anlatının ve titizliğin ustaca karışımına katkıda bulunuyor. Her iki kategoride de sanatının doruğundaki bir yazara şahit oluyoruz.”
– Thomas Kielinger, “Die Welt”
Kemal Hadi Gel Bi Kahve İçelim
Yazar: Gül Sunal Yayınevi: Doğan Kitap Tür: Biyografi / Anı Fiyat: 25 TL
Yetmişinci doğum gününde Kemal Sunal’ı bize sevgilisi, eşi, hayat arkadaşı, çocuklarınınannesi Gül Sunal anlatıyor…
Aslında ikimiz de kahve sevmezdik. Söyleyemediklerimizin yerine geçerdi. Araya giren duygusal ayrılıkların son bulması dileğiydi. Vazgeçememek, kıyamamak, pişman olmak, KAVUŞMAK demekti. Evimizdeki sıcaklığı korumak demekti…Sonuçta BİZİ hep korudu bu sihirli cümle… “Hadi gel, bi kahve içelim…”O, bizim Kemal!.. Bu topraklarda yaşayan, yediden yetmişe herkesin görür görmez yüzüne bir gülümseme kondurmasına neden olan bir “sima”… Ekrandan, sinema perdesinden bize yansıyan çocuksu gülümsemesiyle saflığın sembolleşmiş hali… Kardeşlik ve paylaşımın… “İyiler sonunda hep kazanır” sözünün… Bizim Kemal, bizim gülen yüzümüz…Yetmişinci doğum gününde Kemal Sunal’ı bize sevgilisi, eşi, hayat arkadaşı, çocuklarının annesi Gül Sunal anlatıyor… Hem de en sahici, en samimi haliyle… Hiçbir formatın sınırlarına girmeyi kabul etmeden… İçinden geldiği gibi… O’nu sevmenin mutluluğunu, O’nsuz yaşamaya alışmanın hüznünü hâlâ en güçlü şekilde hissederek…