Sağlıklı “Network” için iletişim stratejileri
(Yazar: Ali Rıza Değer, İçerik Fabrikası)
Evet… sağlıklı bir network organizasyonu için, hemen hemen insanların olduğu her yerde, en önemli unsurların başında gelen iletişim stratejilerinden bahsediyorum… İnsanlarla iyi iletişim kurduğunuz sürece hem tüm ilişkilerinizde, hem de network marketing’de her zaman kazançlı çıkarsınız…
İşte sağlıklı bir iletişim için, size bazı sır’lar!..
Yeni tanıştığınız insanlarla iletişime gülümseyerek başlayın… (Yeni tanışan insanların birbirlerine not vermeleri için gereken süre ilk 20 saniyedir. Konuşma, tebessüm, kılık, kıyafet v.s. ile iyi değerlendirmek gerekir. Yanlış izlenimleri düzeltmek çok zaman ve efor alabilir.) Fiziksel rahatsızlıklarınız varsa, çok sıkılmadan dile getirin… (Zor olabilir. Kolay olmadığını biliyorum. Elinizden geldiğince.)
Zayıf yanlarınızı tespit edin ve bunlardan çekinmeyin… (Kendinizde beğenmediğiniz ve çevrenizden genellikle eleştri aldığınız davranışlarınızı… “Eksik ve Hatalı Yönleriniz” değil, “Gelişime Açık Alanlarınız” olarak belirleyip, size bu konularda destek olabileceğine inandığınız dostlarınızla bunları paylaşıp, kendinizi olası değişimler için hazır hale getirmeyi de ihmal etmeyin.) Belirsizliklerden kaçının ve net olmaya çalışın… (Her konu için net’lik ayarlarınıza önem verin.) Sizi dinleyenlerin anlayacağı sözcükler seçin… (Özellikle yabancı terimleri kullanırken dikkatli olun.)
İnsanların gönlünü almaktan korkmayın… (Ancak, herkese mavi boncuk dağıtmamak kaydıyla!..)
Ben!.. Ben!.. Ben!.. Bence… Bence… Bana göre… Bana göre… sözlerini çok fazla kullanmayın ve her zaman “Biz”e odaklanın. (Biz bir ekibiz… Biz bir takımız… Biz… Biz… Biz…) Sabırlı ve sinirlerinize hakim olun… (Elinizde çok büyük deliller olsa dahi, gelecek koşulları iyi irdelemeden kimseyi tehdit etmeyin ve bunları şantaj malzemesi olarak kullanmayın. Her insana değişik ortamlarda ihtiyacınız olabilir. Dikkatli olun. İnsanları sudan sebeplerle karşınıza almayın ve kırmayın. Onları çok sevmeseniz bile; Çok kilo almışsın… Çok yorgun görünüyorsun… Ne bu halin çok çökmüşsün… filan demeyin. İnsanlar bunları unutmazlar ve her yerde tepkilerini dile getirerek, genellikle sizin yanınızda olmak istemezler. Kimin nerede lazım olacağını pek bilemezsiniz!..)
Şaka yapacağınız zaman, iyi düşünün… (İnsanları zor durumlara sokmayın.)
Hedefleriniz doğrultusunda ikna yoluna gidin… (İnternetten yapacağınız araştırmalar… İkna teknikleri konusunda en büyük yardımcınız olacaktır.) Konularla ilgili ayrıntıları iyi bilin… (Doğru Bilgi… Doğru Zaman… Doğru Yer… Doğru Kişi…)
Sorulara mümkün olduğunca net cevaplar verin… (Bilmiyorsanız, araştırma için zaman isteyin.) Ayrıntıları dikkate almadan söze başlamayın… (Genellikle, mükemmellik detaylarda gizlidir.)
İnsanlara isimleriyle hitap edin…
Karşınızdakilerin tepkilerine dikkat edin… (Empati yaparak, kendinizi onun yerine koyup düşünerek.) Düşünmeden konuşmayın… (İnsanlar duymak istediklerini duyarlar.) Muhataplarınızın sözlerine değer verin… (Onlara, önemli olduklarını hissettirin.)
İnsanların heveslerini kırmayın. Morallerini bozmayın…
Karşınızdakilerin özel yaşam alanlarına saygılı olun… (Beden Dili kurallarını daima gözönünde bulundurun.)
Gereksiz eleştirilerden kaçının… (Mecbur kalırsanız yalnızken eleştiri yapın.) Kaybetmeyi de bilin ve esnek olmaya çalışın… (Hata yapmaktan korkmayın. Hele hele yaratıcı hatalar yapıyorsanız, bunların size faydalarını gözardı etmeyin.)
Makul olun… Duyarlı olun… Göz teması kurun ve olumlu bir ses tonu kullanın… Görüşlerinizi zorla kabul ettirmeye çalışmayın… Konuşmaya mümkün olduğunca herkesi katın… Sesinizi duyurun… Ama avaz avaz bağırmayın… Biri sizinle konuşurken başka birşeyle meşgul olmayın… Yüz ifadenizi kontrol edin (Gülümseyin)… Karşınızdakilerin sinirini bozmayın… (Yanlış anlaşılmalara izin vermeyin.) İnsanların sözünü kesmeyin… Birisi konuşurken, başkalarıyla fısıldaşmayın…
Yeri geldiğinde, sebebini de belirterek “Hayır” demesini bilin… Rahat davranmaya çalışın… (Tabii ki, toplumsal kurallar çerçevesinde.) Aynı sözcükleri dilinize dolamaktan vazgeçin… Sözü başkalarının ağzından kapmayın… Çift anlamlı sözcüklerden kaçının… Ne zaman susmak gerektiğini bilin… (Ancak, dinlemeyi ihmal etmeyin. İnsanların konuşmaktan sıkılmadıklarını unutmayın. İşinize geliyorsa dinlemeye devam.) Sözünüzü güçlü bir tonla bitirin… Başkalarını kötülemeyin… (Özellikle dedikodulara kendinizi bulaştırmayın.) Öğütlediğiniz şeyleri kendiniz de uygulayın… Sorunuzu sorduktan sonra, susun ve dinleyin… Karşınızdakilere zaman tanıyın… (Geri dönüşler, algıya göre değişim gösterebilir.)
Öğretmen değilsiniz unutmayın
Herkesin anlayabileceği sözcükler kullanın… Bazen, sessizlik de yararlı olabilir… İnsanlara öğretmenlik merakından vazgeçin… Ukalalıktan kaçının ve ilk intibaya önem verin… Tertipli ve düzenli olun… (Ama simetri hastası olmayın. Simetrom Sendromu…) Ağdalı sözcükler kullanmayın… Kötü mesajları bile, yumuşak bir dille iletin… Alçak gönüllü olun… (Tabii ki, yerine göre.) Adları ve unvanları doğru kullanmaya özen gösterin… Sözcükleri süslemekten kaçının…
Size akıl danışılmadıkça, öğüt vermeyin… Durumunuzdan sürekli yakınıp durmayın… (Hiç kimsenin sürekli kaybeden insanlarla, kaybedecek fazla zamanı yoktur.)
Konuşmaların tadını kaçırmayın…
Gereksiz yere, zıtlık yaratmayın… Özel ilişkiler dışında, insanlara adil davranın… Her yerde sözcülük görevini üstlenmeyin… Mesnetsiz böbürlenmeyin… (Sebepleriniz olsa bile, yine de aşırıya kaçmayın.) Haklı olduğunuz zaman da pek tevazu göstermeyin… Başkalarının canını sıkacak espriler yapmayın… İnsanları terslemeyin… Her soruya karşılık, tekmil vermekten kaçının… Olduğunuz gibi görünün… Önyargılarınızı açığa vurmayın… Herkesin işine burnunuzu sokmayın… Üstünlük sağlamaya çalışmayın…
Her konuda fikir beyan etmeyin… (Özellikle hedeflerinizin dışındaki konularda.)
Karşınızdakileri bütün dikkatinizle dinleyin… Tutamayacağınız sözler vermeyin…
Desteksiz atarak, umut dağları yaratmayın…
Kimseyle kavga etmeyin… (Kavgaları, edenler değil… İsteyenler kazanır!..)
İnsanları takdir edin, övün, kutlayın…
VE SON SÖZ: DİNLEMEYİ BİLİN… Hem de tüm dikkatinizle, beden dilinizle her şeyinizle. Bunu başaramazsanız, karşınızdakinin güvenini kazanamazsınız, anlaşamazsınız, sonuçta doğru ilişki ve iletişim kuramazsınız… Yeni tanıştığınız insanlarda olumlu intiba bırakmak istiyorsanız, onların daha fazla konuşmasına – kendinizin de mümkün olduğu kadar “empatik dinleyici” olarak kalmanıza özen gösterin.
(Bu “sırlar” yazdığım 3. e-kitabım “Yaşamda Marka Olmak” tan sizlere özel armağandır… Ali Rıza Değer)
Bundan sonra iş… biraz da; ekibinize ve toplantılarınıza katılan misafirlerinize karşı, sizin… hitabet sanatınıza kalıyor!..
Bunun için de, yapacağınız konuşmaların uzunluk sürelerine ve bu sürelerinde 20 dakikayı geçmeyecek şekilde olmasına dikkat ederek planlamalarınızı yapın. Ancak bazı durumlarda geçmek zorunda kalırsanız, mutlaka konuşmanız içinde; görsellik kullanın, soru sorun, bir doğaçlama yapın, yaratıcı drama ile dinleyicilerinizi vaka analizine çekin.