Pasta benim!
Bireysel verileri alıp istedikleri gibi kullanan internet şirketleri için yeni bir dönem başlıyor. Şimdiye kadar hep savunmada olan kullanıcılar, artık verilerin kendilerinin yararına da kullanılmasını talep ediyor.
Eğer en değerli kaynak veri ise kullanıcılar bundan neden bir pay almıyor? Bugüne kadar “büyük veri” denince akla hep şirketlerin müşterileri hakkında sahip oldukları verilerin o şirket için ne kadar değerli olduğu gelirdi. Fakat rüzgâr tersine döndü. Tüketiciler artık yaşam tarzları hakkındaki verilerin kendilerine ait olmasını ve bunları en iyi şekilde kullanmayı istiyor.
Şimdi tüketiciler, şirketlerden toplanan verileri proaktif olarak müşterilerinin davranışlarını geliştirmesi için ya da onların tasarruf etmelerini kolaylaştırmak için kullanan markalara daha fazla yöneliyor. Sadece Brezilya’da 100 milyon kullanıcıya ulaşan kredi riski profili uygulaması da bunlardan biri… Uygulama; arama yapma, mesajlaşma ve kontör yükleme gibi mobil cihaz kullanım alışkanlıklarını inceleyerek bireylerin yaşam tarzını değerlendiriyor ve buna göre kredi riski profili çıkarıyor.
Eğlence endüstrisi için pek de yeni olmayan bu tür uygulamalar şimdi çok daha “sıradan” endüstrilerin bile müşteri verilerini alıp daha işe yarar bir hale getiriyor. Böyle uygulamaların en hassas noktası ise tüketicilerin hiç sevmediği “izleniyor oldukları” duygusunu onlara hissettirmemek olsa gerek…