Meydanlar…
Tahrir Meydanı’nın adı Mısır Devrimi’ne kadar Ismailia Meydanı’ydı ve adını Mısır Hidivi İsmail Paşa’dan alıyordu. 1919 yılında gerçekleşen Mısır Devrimi’nden sonra bu alan, Tahrir Meydanı (Özgürlük Meydanı) adını aldı ve Mısır’da modernleşmenin simgelerinden biri haline geldi. Tahrir isminin resmi kayıtlarda kullanılmaya başlanması monarşiden cumhuriyete geçildiği 1952 yılına kadar gerçekleşmedi.
Yakın tarih boyunca birçok önemli olaya, toplumsal mücadele ve rejim değişikliğine tanıklık eden meydan, Cumhuriyet’in ilan edildiği 1952 yılında devrim için toplanan insanları bir araya getirdi. Eski rejimini izlerini silmek üzere yapılan yenilikler çevresinde alanın ismi özgürlük anlamına gelen Tahrir Meydanı olarak yeniden düzenlendi. Alanın ortasına Mısır Devlet Başkanı Cemal Abdül Nasır’ın bir heykeli konulması düşünülse de 1967’de kaybedilen Altı Gün Savaşı’nın ardından bu plan iptal edildi ve 2003 yılına kadar Tahrir Meydanı’nı hiç kimsenin heykeli taçlandırmadı.
Modern Kahire’nin bir simgesi olan Tahrir Meydanı’nda 2003 yılından bu yana, ülkede ulusal bir kahraman kabul edilen Omar Makram’ın bir heykeli bulunuyor. Birinci Napolyon işgali sırasında direnişin liderlerinden biri olan Makram, bir silüet olarak Tahrir Meydanı’nda özgür Mısır halkını temsil ediyor.
Tarihin yeniden yazıldığı bu meydan, 2011’de Mısır’da yaşananların sembolü oldu. Hüsnü Mübarek yönetimine karşı hızla örgütlenen Mısırlılar, Tahrir Meydanı’nı gösterilerinin merkezi olarak seçtiler. Kalabalık her gün biraz daha artmaya başladı ve 1 Şubat 2011’de “milyonların yürüyüşü” adıyla tarihe geçen olay yaşandı. Yaklaşık bir milyon insan Tahrir Meydanı ve çevresinde toplandı ve gösterilere başladı. Tüm bu değişimle birlikte Tahrir Meydanı dünyanın zihnine kazındı.
Tarihin akışını değiştiren “Meydanlar”ı anlatmaya “Tiananmen Meydanı (Pekin)” ile devam edeceğiz.