Dijital tüketim çağı
Dünya genelinde en çok harcama eğilimi gösteri ve medya alanlarına doğru kayıyor. Gelecek birkaç yıl içerisinde sektörel dengeler tamamen değişecek. Bu dönüşümün yönünü kestirebilmek için yapılan güncel bir araştırma ilginç istatistikler sunuyor.
Yaşam alışkanlıklarımızdaki küçük bir değişim ekonomide büyük bir dönüşüme yol açıyor. Son bir yıl içerisinde gösteri ve medya alanındaki harcamalarımız 1,7 trilyon dolara ulaşmış durumda. Uzmanlar bu değerin 2017 yılına kadar 2,1 trilyon dolara yükseleceğini tahmin ediyor. Bir danışmanlık şirketinin yayınladığı raporda, ekonomik öngörüler bununla da sınırlı değil.
Ekonomik verilerden çıkan sonuçlara göre, 2014 yılında mobil internet hasılatı 259 milyar dolara ulaşacak. Gösteri ve medya dünyasında yaptığımız dijital harcamalar, 2017 yılına gelindiğinde gelişmiş piyasalardaki tüm harcamaların yüzde 44’üne denk gelecek ve yaklaşık 10 yıl içerisinde iki katına çıkmış olacak. Elektronik video piyasasında yaptığımız harcamalar öylesine yükselecek ki, sinema dünyasının merkezi ABD’de bile 2017 yılına gelindiğinde toplam box office gelirini geride bırakacak.
Üstelik bu değişim sadece ABD gibi gelişmiş ülkelerde yaşanmayacak. Çin, Brezilya, Hindistan, Rusya, Orta Asya ve Kuzey Afrika, Meksika, Endenozya ve Arjantin bu alanlarda yaptığı harcamaların en çok büyümesi beklenen asıl yerler. Bu bölgelerin toplam bütçesinin küresel hesaplamalar içerisindeki payının yüzde 12’den yüzde 22’ye yükselmesi bekleniyor. Yıllık ortalama büyüme hızı dünya ortalamasının iki katı olan bu piyasalarda orta sınıfın ve kentlileşmenin giderek artıyor oluşunun, dünya pazarındaki bazı sektörlerin akıbetini derinden etkileyeceği de kesin.
Özellikle orta sınıf tüketim alışkanlıklarının değişecek olmasıyla, toplam bütçe içerisinde genişleyen dijital harcamaların gösteri ve medya sektöründe yeni yönelimler ortaya çıkarması kaçınılmaz. Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde müşterilerin, reklam verenlerin, içerik yaratıcıları ve dijital dağıtıcıların davranış kodlarında büyük değişimler yaşanacak.
Rapora göre sektörlerdeki yatırımcıların ana hedefi artık daha hızlı ve esnek bir servis sunarken, müşterilerine kişiselleşmiş ve bağlantılı bir hizmet vermek olacak. İçerik yaratıcıları ise müşterilerinin davranış ve ihtiyaçlarını daha yakından izlemek zorunda kalacaklar. Bu durum sosyal medyadaki verileri uyarlayarak, daha uygun biçimde yeniden dağıtmayı da içeriyor. Bu da odak noktasındaki verilerin hızlı bir şekilde değişmesi ve sürekli bir içerik yarışı anlamına geliyor.