Dijital dönüşüm başladı
Dijital dönüşüm tüketici ile pazarlama uzmanlarının ilişkilerini tümden değiştirdi. Eskiden düzenlenen cazip ve çekici tekliflerle müşteriler tek bir noktadan şirketlere doğru akarken şimdi her müşteriyi daha fazla dinlemek ve isteklerine daha fazla kulak vermek gerekiyor.
Geleneksel olarak televizyon hala en fazla reklam verilen mecra konumunda bulunuyor. Fakat internet reklamları ve dijital mecra günden güne güçlenmeye devam ediyor. Bu durum pazarlama departmanlarının ve özellikle yöneticilerin çok daha fazla mesai yapmasına yol açıyor.
Bugün dijital medya sayesinde tüketicilere çok daha kolay ve etkili bir şekilde ulaşılabiliyor. Akıllı telefonunuzdaki termometre 35 dereceyi gösterdiğinde gelen dondurma reklamı mesajı ya da hava -5 dereceyi gösterdiğinde uzman doktorların olduğu hastaneleri gösteren reklam içerikli mesajlar bu durumu anlatmak için sadece birer örnek…
Sosyal medyanın pazarlama üzerindeki etkisini anlamak için ise çok uzaklara değil, hemen gözünüzün önündeki akıllı telefonunuza bakmanız yeterli. Örneğin bir çikolata firmasının ürünlerinden Twitter ve Facebook üzerinde 164.642 defa bahsedilmesi ve bunun %73’nün pozitif olması bu firma için çok önemli bir gösterge olabilir. Ya da rakibiniz ile ilgili haberlerin sizden çok daha fazla ilgi görüyor olması tehlike çanlarının çaldığına işaret ediyor olabilir. Bu durum bize pazarlamacıların neden paniklediğini çok daha iyi anlatıyor.
Mesajları uzay boşluğuna bırakma devri bitti
Pazarlamanın nerede başlayıp nerede bittiğini bilmek artık çok zor… Örneğin Nike, kendisini anlatmak için tam 21 bin yol kullandığını ifade ediyor. Artık mesajları boşluğa bırakma zamanı değil, müşterinin elçisi gibi davranma zamanı çoktan geldi. Kesintisiz iletişim ve muhabbet yeni nesil pazarlamacıların en önemli görevleri arasında yer almak zorunda. Sosyal medya ve popüler kültür, veri bulmayı oldukça kolaylaştırıyor. Analiz edip, sonuç almak zor değil. Fakat bu durum, sürekli takip baskısı altında olan pazarlamacıların verimliliklerini de düşürebilir. Bu sebeple yeni nesil pazarlamacılar, selefleri kadar yaratıcı ve ilham verici fikirlere imza atamayabilir!
Diğer taraftan sosyal mecrada yürütülecek pazarlama çalışmalarında da çok fazla dikkatli olunması gerekiyor. İki ucu keskin bir bıçak gibi olan müşteriye saygı kavramı, dijital mecrada daha da tehlikeli hale gelebiliyor. Evinde kanepede oturmuş birisinin fiyat karşılaştırmaları ya da araştırmalar yaparak bir markayı yerden yere vurması bugün için çok kolay. Pazarlamacıların, kullanıcıların kalitesiz ve özensiz davranışlarına hem müsaade etmemeleri hem de bu süreci çok iyi yönetmeleri gerekiyor. Örneğin bir markanın palmiye yağı kullanarak yağmur ormanlarını yok ettiği iddiası doğru bile olmasa iyi bir süreç yönetimi gerektiriyor. Müşterileri ile daha derin ve karlı ilişkiler kurmak isteyen markalar, hem onların fikirlerinden yararlanmayı hem de kendi markalarını korumayı aynı anda yürütmek zorundalar…
Dijital dönüşümün yaşandığı bugünlerde artık reklamdan değil iyi ya da kötü içerikten söz etmek daha büyük bir anlam ifade ediyor. İçerik; akıllı telefona ayrı, internete ayrı, televizyona ayrı bir şekilde kurgulanırken hedef kitlenin davranış biçimlerinin de dikkate alınması gerekiyor. Pazarlama artık dört duvar arasında kampanyalar üretmekten değil, tüketiciyi daha fazla dinlemek ve iletişim kurmak anlamına geliyor.
Kaynak: The Economist